Baharın Tek Sıkıntısı Alerjik Rinit
Ürün Detay
Bahar ayları tüm canlılar için sevinç ve uyanma aylarıyken bazıları için ise işkence ve alerji mevsimidir. Tüm bitkiler çiçeklenip tozlaşmaya başladığında rüzgarlarla dağılan polen ve sporlar maalesef pek çokları için hastalık kaynağıdır. Soğuk algınlığına benzeyen belirtiler gösteren alerjik rinit, üst solunum yollarının polen ve sporlara gösterdiği tepkidir.
Semptomlar çoğu zaman hafiften çok ağıra kadar kendini gösterebilir. Hapşırma, akan tıkanan bir burun, acıyan boğaz, sulanmış irite olmuş gözler, bazen baş bazen yüz ağrısı, şişlik tipik belirtileridir. Kimi zaman sadece baharda polenlere karşı olan bu alerjiler, bazen de ev tozlarına evcil hayvanlara karşı olabilmekte bu da tüm yılı işkenceye çevirmektedir.
Türkiye’de her 3 kişiden 1’inin baharda alerjilerden etkilendiğini düşünürseniz hiç de küçümsenmeyecek bir toplumsal sağlık meselesi olduğunu söyleyebiliriz. Üstelik alerjik rinit çoğu zaman alerjik astım ve deri döküntüleriyle de devam eder.
Rahat nefes alamadığı için doğru dürüst uyuyamayan, tat ve koku kaybıyla yediklerinden zevk almayan alerji madurlarının ağzının tadı iyice kaçar.
Pek çok uzmana göre alerjilerin kaynağı düşük adrenalin, zayıf bağışıklık sistemi ve kötü bağırsak florasıdır. Özellikle alerjik rinit ve mevsimsel alerjiler konusunda Maryland Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından yapılan araştırmaya göre; dost bir bakteri olan Lactobacillus Acidophilus bu alerjilerin önlenmesinde çok yardımcı ve semptomları hafifletici bir bakteridir.
Peki bu bakteriyi nasıl elde ederiz diye sorarsanız Amerikalılar kapsül olarak sabah akşam alıyorlarmış. Ya da bazı market yoğurtlarına ilave olarak bu bakteri katılıyormuş. O yoğurtlardan tavsiye ediyorlar. Oysa doğal ev yapımı yoğurt, süt kefiri ve su kefirindeki bakteri mantar zincirinde bu bakteri doğal olarak mevcut.
Elbette burada mayalar işe karışıyor. Şayet siz yoğurdu marketten alırsanız marketteki yoğurt endüstriyel olarak sadece yoğurt bakterisi denilen iki bakteri ile Lactobacillus Bulgaricus, Streptococcus Thermophillis ile kültürlenmekte veya daha kötüsü hiç canlı bakteri bulunmamakta (raf ömrü konusu, malum ekşimesin). Lütfen yoğurtlarla ilgili yazılarımızı okuyun bu konu bir derya. Bu sebeple marketten aldığınız yoğurt ve kefirde, sizi alerjik rinitten koruyacak Lactobacillus Acidophilus yok.
Evde siz mayalıyorsanız da eğer mayanız orijinal doğal maya değilse bakteri mantar zincirinde çok çeşitli bakterileri yine bulamazsınız. Sütçüden aldığınız yoğurt mayasının, eşten dosttan bulduğunuz kefir mayasının zinciri bozulmuşsa beklediğiniz faydayı alamazsınız. Çünkü çoğu faydalı ama daha zayıf laktobasiller ölmüş sadece çok kuvvetli bir iki tanesi kalmıştır ve zaten bir süre sonrada mayanız bozulur yoğurdunuz kefiriniz tutmaz, sonra da ölür. Siz de evde yoğurt kefir yapıp bebeğimi besliyorum diye sadece kendinizi teselli edersiniz.
Alerjik riniti önlemek ya da semptomları azaltmak için doktorlar alergenlerden uzak durmayı, steroidli ya da kortizonlu ilaçlar kullanmayı öneriyor. Düşünün en güzel bahar günlerinde dışarı çıkmayacaksın. Parka bahçeye gitmeyeceksin. Alerji oluyorum diye camlar kapalı evde, klimalı polen filtreli arabalarda kalacaksın ya da çok sevdiğin köpeğine, kuşuna ev bakacaksın. Olmadı kilo aldıran, uyku veren, seni tüm gün sersem gibi gezdiren ilaçlarla yaşayacaksın.
Bu dost minik bakteriyle ilgili çalışma elbette daha çok başında ve sonuçları yine dev ilaç sanayine yeni bir darbe (Düşünün 3 kişide 1 i alerjik ve çoğu doktara gidip ilaç alıyor), bu yüzden de pek ilerleyemiyor, sonuçlar duyurulmuyor. Oysa pek çok hastalıkta olduğu gibi alerjik rinitte de bol egzersiz yaparsanız, alkol ve sigaradan uzak bir yaşam sürer, bol su ve probiyotik gıda tüketirseniz bahar aylarında çiçek koklamak mümkün.
Bahar sevinciyle kalın.
